Bir s?re ge?ti ve geri d?nd?. O mor g?nesin batan arka planina karsi yavas?a adim atiyordu.
«Keske simdi sana binip bu hashas tarlasinda o mavi sonsuz mesafeye gidebilseydim. Ne kadar b?y?k ve g?zelsin! – dedi kiz r?ya gibi.
Zaman ge?iyordu. Her g?n ?gleden sonra Monica tepeye g?nesin batisini izlemek i?in geldi. Bir keresinde ayni atin hashas tarlasinda y?r?d?g?n? g?rd?.
Nedense kiz kalkti ve onunla bulusmaya gitti. Birbirlerine yaklastiklarinda, Monica atin yan tarafinda kocaman bir yarasinin a?ilmis oldugunu g?rd?.
«Hemen sana yardim etmeliyim. Korkma. Annem doktor, her t?rl? yarayi nasil iyilestirecegini bilir. Inan bana. Simdi onu getirecegim. Bizi burada bekle. Sakin uzaklasma tamam mi.» dedi.
Bir s?re sonra, s?z verildigi gibi, kiz hashas tarlasinda yeniden belirdi. Yaninda, elinde doktor ?antasi tasiyan esmer gen? bir kadin vardi. Kadin, ati muayene ettikten sonra yarayi sardi, ati oksadi ve bir par?a sekerle tedavi etti:
«Bize gidelim dostum. Biz sana bakariz, i?irir ve yem veririz.» dedi.
At hi? aldirmiyor gibiydi: itaatkar bir sekilde yanlarinda y?r?d? ve kisa s?re sonra kendilerini k???k bir k?y?n eteklerinde buldular.
Buradan, yaninda belli belirsiz bir ahiri andiran harap bir binanin bulundugu k?hne eski bir eve gittiler. Buraya Hayal adini verdikleri bir defne ati yerlestirdiler. Aile iyi yasаmasa da, dedikleri gibi «sikisik mahallelerde, ancak mutluluk i?indedir»: herkese yetecek kadar yiyecek ve barinak vardi. Hayatta baska neye ihtiyacin var?
Bir s?re sonra atin yan tarafindaki yara tamamen iyilesti.
«Hayal her zaman ahirda duramaz ya da avluda dolasamaz. Kosmasi gerekiyor. Sen Monika onunla hashas tarlasina gidersin. Orada ?zg?rce kosmasina izin ver.» dedi annesi bir kere.
«Ya benden ka?arsa, o zaman ne olacak?»
«Ne o zaman? Hi?bir sey, aslinda o bizim tutsakimiz degil, arkadasimiz. Onu seviyoruz ve sadece en iyisini diliyoruz. Nerede olacagini se?e kizim. Onu zorlama.»
Sonra Monika, Hayal’i dizginlerinden tuttu ve tarlaya dogru ilerlediler. Kiz, sinirinda atin g?zlerinin i?ine bakti ve s?yle dedi:
«Artik sagliklisin ve ?zg?rl?ge ihtiyacin var. Nerede daha iyi hissedecegini ve nasil daha iyi hissedecegini se?. Verecegin her karari kabul edecegim. Ama bil ki bizi terk edersen beni inciteceksin.»
Bu s?zlerle Monika derin bir i? ?ekti, dizginleri birakti, kenara ?ekildi ve en sevdigi tepeye oturdu.
G?n batiyordu. Hayal arkasindan bakti, bir s?re hareketsiz kaldi ve sonra t?m hiziyla hashas tarlasinda kostu.
Ufuk ?izgisinin gerisinde kaybolan ati izleyen kiz, g?zlerinde yaslarla:
«Ne kadar g??l? ve g?zelsin!» fisildadi.
Bir iki saat ge?ti ama Hayal sahaya geri d?nm?yordu. Kiz g?zyaslarini silerek eve dogru y?r?d?.
Annem Monika’yi elinden geldigince sakinlestirmisti, ama yine de b?t?n aksam ve b?t?n gece agliyordu.
Sadece safakta huzursuz bir uykuyla uyuyakaldi. Hayal’i bir r?yada g?rd?: ona nazik g?zleriyle bakiyor ve birlikte sonsuz hashas tarlasinda y?r?t?yorlarmis.
Zaman ge?misti. Monika’nin ruhundaki yara biraz iyilesti. Ancak ati d?s?nmekten vazge?medi: Hayal neredeyse her gece onu r?yasinda g?rmeye devam etti.
Bir keresinde en sevdigi tepeye geldi ve aniden ufukta ona ?ok tanidik bir siluet belirdi.
Bir an sonra ?oktan birbirlerine dogru kosmaya baslamislardi.
Kiza yaklasan at, g?zlerine sevgi dolu bir bakisla bakti ve basini egerek onu eyere oturmaya davet etti. Monika daha ?nce hi? ata binmedigi i?in bir an teredd?t etti. Ama sonra kararli bir sekilde, t?m korkulari bir kenara birakarak cesur k???k binici atina bindi.
Onu tasiyan Hayal hashas tarlasindan, tepelerden ve daglardan kostu. Onlar ?zerinde u?uyorlardi. Bazen Monika’ya dizginleri birakip d?smek ?zereymis gibi geliyordu. B?yle anlarda atinin boynuna daha siki sarildi, dislerini sikti ve g?zlerini kapatti.
Mavi Camiler
?ok ge?meden platoya geldiler. Burada bir dag deresi neseyle akar, kuslar sarki s?yler ve tuhaf parlak kir ?i?ekleri a?ardi, uzaktan esi g?r?lmemis g?zellikte bir Mavi Camii g?r?lebiliyordu.
At basini egip Monika’yi atindan inmeye davet etti. Yolda yorulan kiz mutlu bir sekilde yumusak ?imlere ?ikti ve yavas yavas ilerlediler.
Caminin kapisinda Hayal durdu. Kiz tapinaga girdi ve etrafina bakti. Etrafta kimse yoktu odanin ortasinda da k???k bir oyma masanin ?zerinde a?ik bir kristal kutu duruyordu. I?inde kirmizi kadife yastigin ?zerine kocaman bir inci vardi.
Bir yerlerden bir ses:
«Bu inci ailen i?in Monika. Evinize refah getirecek. Onu alip annene ver.» duyuldu.
Hediye i?in tesekk?r eden kiz inciyi alarak camiden ayrildi.
Kisa s?re sonra tekrar daglarin ?zerinden Monika’nin nefesini kesecek sekilde u?maya basladilar. Ama korku tamamen ortadan kalkti: simdi eyerine daha ?ok g?veniyordu.
Ve yine bir ?esit platoya geldiler. Uzaktan esi g?r?lmemis g?zellikte bir Mavi Camii g?r?lebiliyordu, ?ncekinden daha da b?y?kt? ve inanilmaz g?zeldi. Yavas?a ona dogru y?r?d?ler.
Sonra her sey tekrarladi: Hayal kapisinda durdu, kiz tapinaga girdi. I?inde ?ncekinden daha b?y?k ve daha g?zel bir inci g?rd? ve ona zaten tanidik gelen bir ses:
«Bu inci senin i?in. Onu al Monika. Sana bilgelik, sevgi ve sabir getirecek.»
Kiz emri yerine getirip tesekk?r ettikten sonra tapinaktan ayrildi.
Kisa bir s?re sonra tekrar daglarin ?zerinden hizla ge?iyorlardi. Kiz, yanindan ge?en, birbirinin yerine ge?en g?zel manzaralara ilgiyle izliyip yildizli g?ky?z?ne bakiyordu.
Bir sonraki platoya vardiklarinda kiz atindan indi. ?n?nde, uzakta, esi g?r?lmemis g?zellikte bir Mavi Camii g?r?lebiliyordu. ?nceki ikisinden daha iriydi ve daha da g?zeldi. Yavas?a ona dogru y?r?d?ler. Hayal tapinagin kapisinda durdu ve kiz i?eri girdi.
Odanin ortasinda, kristal bir masanin ?zerinde a?ik bir altin kutu duruyordu. I?inde esi g?r?lmemis g?zellikte b?y?k bir inci yatiyordu. Ve ayni tanidik ses:
«Bu inci sana ve sevdigin herkese saglik ve uzun ?m?r getirecek. Onu al Monika ve eve gel. Mutlu ol!» dedi.
Hediye i?in tesekk?r eden kiz camiden ayrildi. Kapida durdu, tapinagin g?zelliginin tadini ?ikarip atina bindi. D?n?s yolculuguna basladilar.
Eve d?n?s yolu hizli degildi, uzun degildi. Ancak safakta, zaten hashas tarlasinda kendi k?ylerine dogru y?r?yorlardi.
Monika’nin annesi k?hne evin verandasinda oturmus agliyordu. Kiz onu uzaktan g?rd?, Hayal’i eyerleyip ileri atildi. Birka? dakika sonra gezginler ?oktan hedefe ulasmislardi.
Anne, sevgili kizini kucaklayip ?p?yor:
«Ah, sana bir sey oldu sanmistim. B?t?n gece neredeydin, sevgilim Monika?» dedi.
«Hayal ile harika hediyeler almaya gittik. Iste, bak sana gezimizden ne getirdik.» cevap verdi kiz.
Ve Monika annesine baslarina gelen her seyi ayrintili olarak anlatti. Evde ?ok nese vardi.