Оценить:
 Рейтинг: 0

Турецкий язык. Перевод прозы на примере романа «Kürk Mantolu Madonna. Часть 1». Практикум с заданиями (В2–С1)

Год написания книги
2023
<< 1 2 3 4 5 6 7 ... 10 >>
На страницу:
3 из 10
Настройки чтения
Размер шрифта
Высота строк
Поля

32. «Nereye gidiyorsun?» diye sordu. «Hi?, geziniyorum!» «Gel, bize gidelim!»

33. Cevabimi beklemeden bana yaninda yer a?ti.

34. Yolda anlattigina g?re, ?alistigi sirketin bazi fabrikalarini dolasmaktan geliyordu:

35. «Gelecegimi eve telgrafla bildirmistim, herhalde hazirlik yapmislardir.

36. Yoksa seni davet etmeye cesaret edemezdim!» dedi.

G?ld?m.

37. Sik sik g?r?st?g?m Hamdi’yi, bankadan ayrildigimdan beri g?rmemistim.

38. Makine vesaire komisyonculugu yapan, ayni zamanda orman ve kereste isleriyle ugrasan bir sirkette m?d?r muavini oldugunu ve olduk?a iyi bir para aldigini biliyordum.

39. Issiz zamanimda kendisine m?racaat etmeyisim de hemen hemen bunun i?indi:

40. Is bulmasini rica etmeye degil de, para yardimi yapmasini istemeye geldim zanneder diye ?ekinmistim.

41. «Hep bankada misin?» diye sordu.

42. «Hayir, ayrildim!» dedim. Hayret etti: «Nereye girdin?» Istemeye istemeye cevap verdim: «A?iktayim!»

43. Beni bastan asagi bir s?zd?, kilik kiyafetime bakti, evine davet ettigine pisman olmamis olmali ki, elini dost?a bir tebess?mle omzuma vurarak:

44. «Bu aksam konusup bir ?are buluruz, aldirma!» dedi.

45. Halinden memnun ve kendinden emin g?r?n?yordu.

46. Demek artik tanidiklara yardim l?ks?n? bile yapacak hale gelmisti. Gipta ettim.

47. K???k, fakat sirin bir evde oturuyordu.

48. Biraz ?irkin, fakat cana yakin bir karisi vardi.

49. Hi? ?ekinmeden yanimda ?p?st?ler.

50. Hamdi beni yalniz birakarak yikanmaya gitti.

51. Beni karisina tanitmadigi i?in, ne yapacagimi bilmeden, misafir odasinin ortasinda dikilip kaldim.

52. Karisi da kapinin yaninda duruyor ve belli etmeden beni s?z?yordu. Bir m?ddet d?s?nd?.

53. Galiba zihninden

«Buyurun, oturun!» demek ge?ti. Fakat sonra buna l?zum g?rmeyerek yavas?a disari s?z?ld?.

54. Her zaman ihmalk?r olmayan, hatta bu gibi kaidelere fazlaca dikkat eden ve hayattaki muvaffakiyetinin bir kismini da bu dikkatine bor?lu olan Hamdi’nin beni b?yle ortada biraki-vermesinin sebebini d?s?nd?m.

55. M?himce mevkilere ge?en adamlarin esasli ?detlerinden biri de galiba eski -ve kendilerinden geri kalmis- arkadaslarina karsi g?sterdikleri bu biraz da suurlu dalginlikti.

56. Sonra, o zamana kadar «siz» diye hitap ettikleri dostlarina birdenbire ahbap?a «sen» diyecek kadar al?akg?n?ll? ve babacan oluvermek, karsisindakinin s?z?n? yarida kesip rastgele manasiz bir sey sormak ve bunu gayet tabii olarak, hatta ?ok kere sefkat ve merhamet dolu bir tebess?mle birlikte yapmak…

57. B?t?n bunlarla son g?nlerde o kadar ?ok karsilasmistim ki, Hamdi’ye kizmak ve g?cenmek aklima bile gelmedi.

58. Sadece, kalkip, kimseye haber vermeden gitmeyi ve bu sikintili vaziyetten kurtulmayi d?s?nd?m.

59. Fakat bu sirada beyaz ?nl?kl?, bas?rt?l?, yasli bir k?yl? kadin, yamali siyah ?oraplariyla, hi? ses ?ikarmadan kahve getirdi.

60. ?zeri sirma ?i?ekli lacivert koltuklardan birine oturdum, etrafima baktim.

61. Duvarlarda aile ve artist fotograflari, kenarda, hanima ait oldugu anlasilan bir kitap rafinda, yirmi bes kurusluk birka? romanla moda mecmualari vardi.

62. Bir sigara iskemlesinin altina dizilmis bulunan birka? alb?m, misafirler tarafindan bir hayli hirpalanmisa benziyordu.

63. Ne yapacagimi bilmedigim i?in onlardan birini aldim, daha a?madan Hamdi kapida g?r?nd?.

64. Bir eliyle islak sa?larini tariyor, ?tekiyle a?ik yakali beyaz frenk g?mleginin d?gmelerini ilikliyordu.

65. «E, nasilsin bakalim, anlat!» diye sordu. «Hi?!… S?yledim ya!.»

66. Bana rast geldiginden memnun g?r?n?yordu.

67. Ihtimal, eristigi mertebeleri g?sterebildigine, yahut da, benim halimi d?s?nerek, benim gibi olmadigina seviniyordu.

68. Nedense, hayatta bir m?ddet beraber y?r?d?g?m?z insanlarin basina bir felaket geldigini, herhangi bir sikintiya d?st?klerini g?r?nce bu belalari kendi basimizdan savmis gibi ferahlik duyar ve o zavallilara, sanki bize de gelebilecek belalari kendi ?stlerine ?ektikleri i?in, alaka ve merhamet g?stermek isteriz.

69. Hamdi de bana ayni hislerle hitap eder gibiydi:

«Yazi filan yaziyor musun?» dedi.

«Ara sira… Siir, hik?ye!»

«Bir faydasi oluyor mu bari?»

Gene g?ld?m.

70. O «Birak b?yle seyleri canim!» diyerek pratik hayatin muvaffakiyetlerinden, edebiyat gibi bos seylerin mektep siralarindan sonra ancak zararli olabileceginden bahsetti.

71. Kendisine cevap verilebilecegini, m?nakasa edilebilecegini asla aklina getirmeden, k???k bir ?ocuga nasihat verir gibi konusuyor ve bu cesareti hayattaki muvaffakiyetinden aldigini tavirlariyla g?stermekten de hi? ?ekinmiyordu.

72. Y?z?mde, pek ahmak?a oldugunu adamakilli hissettigim bir g?l?mseme ile hayran hayran ona bakiyor ve bu halimle kendisine daha ?ok cesaret veriyordum.

73. «Yarin sabah bana ugra» diyordu. «Bakalim, bir seyler d?s?n?r?z. Sen zeki ?ocuksundur, bilirim; pek ?aliskan degildin ama, bunun ehemmiyeti yok. Hayat ve zaruretler insana bir?ok seyler ?gretir…

Unutma… Erkenden gel, beni g?r!»

74. Bunlari s?ylerken mektepte kendisinin de ileri gelen tembellerden oldugunu tamamen unutmusa benziyordu.
<< 1 2 3 4 5 6 7 ... 10 >>
На страницу:
3 из 10